Türkiye’ye geldiğim zaman amaçlarımın ne olduğundan tam olarak emin değildim. İlham verici insanlarla tanışmayı ve süregelen samimi ilişkiler kurmayı umuyordum. Buraya kadar her şeyi iyi! Biraz araştırma yapmaya başladım ve birtakım mentor programlarına başvurdum. Bir gün Embark mentorluk programından telefon geldi ve bana başarılı

bir şirketin yöneticisine mentorluk yapma şansım olduğunu söylediler. Mülakat iyi geçse de oldukça heyecanlıydım. Farklı bir dil konuşan, yabancı ülkede başarılı olmuş birine mentor olmak zor ama bana stresle mücadele motivasyonu ve cesareti verdi.

Konuşmamıza birbirimizi tanıyarak başladık, sonrasında ben geçmişimde ve deneyimlerinden bahsettim, mentim de deneme yanılma ve öğrenmeyle geçen yıllar ardından edindiği gerçek hayat tavsiyelerini paylaştı. Öğrendiklerimi şu anda yaşadığım mesleki zorluklara uygulayabildim ve gerçekten de kendime özgüvenim geldi.

Dört toplantımızda COVID-19 salgını sebebiyle sosyal ağ uygulamaları üzerinden yapılmış olsa da optimizm bizden yanaydı, bu sayede ne istediğimi öğrendim ve kendime şunu söyleyebilme cesaretini bulabildim:

“Bağlantıları sen kurmazsan beklemekle hiçbir yere varamazsın”.

Kısacası Embark mentorluk programının önerdiği rolki bunun için müteşekkirim bana yeni beceriler kazanırdı ve kendi düşünce sürecimi genişletti. Farklı çalışma yöntemlerini öğrendim ve bu sayede COVID-19 sonrası dünyaya hazırlamak için mesleki gelişiminde önemli bir yol kat edebileceğim.

Saleh’in Mentisi

Embark mentorluk programı sayesinde Saleh ile tanışma imkânı buldum. Program süresince çok farklı konular hakkında fikir/düşünce alışverişi yapabildik. Bu hem Mentor hem de Menti olarak karşılıklı fayda sağladı. Sonuç son derece pozitifti; iki ayrı dünyanın bir araya geldiğini ve verimli görüşmeler sağladığını hissettim.